10 Ekim 2010 Pazar

Moda'da bu Kış 68 Rüzgarı Esecek!

2010-2011 sonbahar kış sezonunda ne moda diye sorsanız size kısa ve öz cevap verir, 1960’lı yıllar derim. Neden? Nedeni çok! Çünkü çiçek çocukların saflığını, o yılların klasik şıklığını, gerçek zarafeti, modacıların soytarılık değil giyilebilir sanat yaptığı zamanları özledik.

Peki ne yapıyoruz? Öncelikle bundan bir ay önce “Dünya yeni bir 68’e gidiyor” diye yazan Ertuğrul Özkök’e kulak kabartıyoruz, sonra Twiggy, Brigitte Bardot, Catherine Deneuve’ü hatırlıyoruz, bele oturan paltolar, maksi miniler, parlak renkli tunikler giyiyoruz, illa ki şapka ve eldiven takıyoruz, göz makyajının en siyahını yapıyor, dünyaya gözümüzü açıp, kocaman bakıyoruz.



İŞTE BU KIŞIN ÇANTASI!

Hiç özgür, yaramaz, doğal, duygusal ve tilki gibi bir kadınla tanıştın mı, tutumları modada canlı yaşayan ve sadece her asırda bir kez karşılaşacağınız? Şüphesiz bu tanım Brigitte Bardot’a ait. O her kadının olmak istediği ama tamamen başaramadığı; güzellik, içgüdü ve özgünlüğü bir araya getiren ifade.

Lancel tasarımcıları onun bir çanta hikayesi olmayı hak ettiğini düşünmüş ve 2010-2011 sonbahar-kış sezonu için bir Bardot çantası tasarlamış. Doğaya saygılı, bol püsküllü ve göz alıcı bir çanta. Hiç şüphesiz bu kışın çantası o!

Sonuçta '68 kuşağı modası siluetten çok ruhuyla geri döndü gibi görünüyor. Devrimci nitelikte modern formlar, dev siluetler, cesur renkler 68 kuşağını en iyi temsil eden noktalardan. 68’in dünyayı yeniden yaratma cesareti bu sezon kendini iyi ki gösterdi. Hepimizin ruhuna iyi geldi, iyi ki geldi. Tüm yaşamı ve kurulu düzeni sorgulayan, formları yeniden yaratan, cesaret dolu bir siluet ve desenler... Çiçek çocuklar, çiçeklerini bırakıp parlak renkleri ve formlarıyla aramızda! (Hürriyet Moda Eki)

GALERİ EBRU

Share |

0 yorum:

Yorum Gönder